SİBER CESARET
- Psk. Cem Galip KAHVECİ, PCC

- 31 Tem
- 2 dakikada okunur
SİBER CESARET!!!
Üniversitede üzerinde çalıştığım bir konu ve hatta tez yazdım. Bu kavramı da ilk ben kullandım "Siber Cesaret". Bu çalışmamda bana destek veren başta Deniz Akçay Balci hocam olmak üzere tüm hocalarıma da selam olsun, teşekkürü borç bilirim.
İnsan psikolojisi ve davranışları üzerine çalışmalarım devam etmekle birlikte bu konuda kendimi geliştirmeyi de ihmal etmemeye çalışıyorum doğal olarak bu süreçte ön görü yeteneği kazanıyorsunuz ve bir takım varsayımlar otomatik olarak gelişiyor.
Sosyalmedya ile ilgili bu noktaya gelineceği çok aşikardı. Klavyenin başına oturarak siber zorbalık ile insanları rencide etmekten tutunda, yalan haberler, toplumu manipüle etmek, keyif kaçırmak, kandırmak ve daha niceleri gibi sanal dünyanın içinde kaybolmak.
Psikolojide çok duyduğunuz bir kavram vardır ' psikoz '. Hah işte bu tam psikoz durumudur. Yani gerçek ile gerçek olmayanı birbirinden ayıramamak. Şu anda bu yaşanıyor. Özellikle gelişim çağındaki çocukları başlarından atmak için ellerine verilen sonsuz ve kontrolsüz bu sanal dünya neslimizi tüketiyor. Ebeveynlerin rasyonelize etme dayanağı da şu; 'e ne yapsın çocuk yeni dünyaya ayak uydurması lazım, artık herkes kullanıyor'.
Karşısındaki kişiden hiç bir tehdit algılamadan ya da yaptıklarının sonuçları ile karşılaşmayacağından ve/veya bedelini ödemeyeceğinden emin olan herkes klavyenin başına oturup her türlü cesareti göstererek kime ne zarar verdiğini bilmeden acımasızca basıyorlar tuşlara. Ama saldırdığı kişiyi yüz yüze görse emin olun aynı cesareti gösteremez. İşte bu yüzden "siber cesaret" kavramını kullandım. Bu durum sinsiliği de tetiklemekte.

Arkadan iş çevirme insanlık kadar eski, bunu kabul ediyorum. Ama sanal ortamlarla çığırından çıkmış bir durumda.
Şimdi hükümetler önlem almak zorunda kaldılar ve kanun düzenlemesi seviyesinde regülasyonlar yapılıyor. Peki bu yeterli olacak mı? Bence hayır. Çok yoğun bir eğitim ve bilinçli farkındalık yaratılmadığı sürece kesinlikle yeterli olmayacak. Yani otokontrol mekanizmasının çalıştırılması en elzem çözüm olacaktır.
Mesela; hepimiz yakınlarımızdan özellikle genç nesilden başlayarak eğitmeye başlayabiliriz. Öncelikle biz doğru bir rol model olmayı deneyebiliriz.
Hadi bakalım görev başına.
İyi haftalar dilerim.



Yorumlar